14 Ocak 2020 Salı

istanbul boşanma avukatı

Davalı vekili yanıt dilekçesinde; müvekkilinin oğlu için özel sıhhat sigortası yaptırdığını, çocuğun okul giderlerinin tümünü karşıladığını, davacı annenin hostes olup, aylık 4.500,00 TL kazandığını, ailesinin evinde oturup kira giderinin bulunmadığını, nafakanın özelliği ve annenin hesaplı durumu göz önünde bulundurulduğunda annenin çocuğun giderlerine katkıda bulunmasının gerektiğini, bu bağlamda talep edilen artırım miktarının fahiş olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; taraflar duruşmaya çağrı edilmeden, HMK'nın 320/1 maddesine dayanılarak dosya yüzeyinde karar verilmiş, 1.000,00 TL şekilde ödenmekte olan iştirak nafakası aylık 3.000,00 TL'ye çıkarılmış, hüküm, davalı vekili yönünden süresi içinde temyiz edilmiştir. Dava; boşanma ilamıyla birlikte hükmedilen iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; taraflar duruşmaya çağrı edilmeden dosya üstünden yapılan inceleme sonucu davanın esasına yönelik karar verilip verilemeyeceği ve takdir edilen artırımın hakkaniyete müsait olup bulunmadığı hususunda toplanmaktadır. Savunma hakkı Anayasada güvence altına alınmış haklardandır. Buna göre herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı yada davalı şekilde iddia, savunma ve adil yargılanma hakkına sahiptir. (1982 Anayasası metre 36) Karar tarihinde yürürlükte bulunan HMK'nın 27.maddesi hükmüne göre, davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak yasal dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; tarafların yargılama meselesinde tam bilgi sahibi olmalarını, İzah ve ispat hakkını eşit olarak kullanabilmelerini,  boşanma avukatı istanbul yargı organlarının tarafların açıklamalarını dikkate alarak gereği benzeri değerlendirme yapıp karar vermelerini zorunlu kılmaktadır. Bu bağlamda hakim, tarafları dinlemeden, İzah ve ispat hakkını kullanmaları için onları kanuna müsait şekilde duruşmaya çağrı etmeden karar veremez. (YHGK 2009/52 E., 2009/105 K.) HMK'nın 297/1-c bendine göre mahkemelerin gerekçeli kararlarında, tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar meselesi için toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi ile sabit görülen vakıalar ile bunlardan çıkarılan sonuçlar ve hukuki sebeplerin bulunması gerekir. Bunun için de tarafların duruşmaya çağrı edilip, dinlenmeleri gerekir.